Küresel piyasalar ABD seçim belirsizliği ve merkez bankalarının hamleleriyle dalgalanıyor
Investing.com – Kasım ayında gerçekleşecek ABD başkanlık seçimleri, küresel piyasaların radarına girmeye başlarken dünya çapındaki ekonomik belirsizlikler, piyasalar üzerindeki baskıda etkili olmaya devam ediyor. Franklin Templeton, Nomura, (JPMorgan, Goldman Sachs gibi büyük finans kuruluşları, yatırımcıları dalgalı bir dönem için hazırlıklı olmaları konusunda uyardı.
ABD seçimleri için belirsizlik ve oynaklık beklentisi
Franklin Templeton Institute Başkanı ve baş piyasa stratejisti Stephen Dover, ABD başkanlık seçimlerine beş haftadan az bir süre kala belirsizliğin artabileceği konusunda uyarıda bulundu. Özellikle eyaletlerde sonuçların yakın olması durumunda, seçim sonrası süreçte yaşanabilecek yasal itirazların ve prosedür gereği oluşacak tartışmaların 17 Aralık’a kadar sürebileceğini belirtti. Dover, bu belirsizliğin piyasalarda dalgalanmalara neden olabileceğini ifade ederken, yatırımcıların uzun vadeli stratejilere odaklanmalarını tavsiye etti.
Dover ayrıca, Beyaz Saray ve Kongre’nin farklı partiler tarafından kontrol edilmesi durumunun, belirsizliği azalttığını ve kapsamlı değişikliklerin yapılmasının zorlaştığını hatırlatarak, yatırımcıların bu durumu genellikle olumlu karşıladığını söyledi.
Fed’in faiz indirimleri ve Powell’ın rolü tartışılıyor
Nomura Securities ekonomisti Aichi Amemiya, Fed Başkanı Jerome Powell’ın, Fed’in politika kararlarında büyük bir etkiye sahip olduğunu belirtti. Powell’ın son dönemde güvercin bir tutum sergilediğini ifade eden Amemiya, Kasım ve Aralık aylarında yapılacak toplantılarda faiz indiriminin 25 baz puanla sınırlı kalabileceğini söyledi.
Eylül ayında açıklanan güçlü istihdam raporu, Powell’ın liderliğinde Fed’in daha düşük oranda faiz indirimlerine gidebileceği sinyalini veriyor. Amemiya, Fed’in geniş çaplı faiz indirimlerinden kaçınarak daha temkinli bir tutum sergileyeceğini düşündüğünü belirtti.
JPMorgan’dan gelişen piyasalara yönelik uyarı
JPMorgan, ABD istihdam verilerindeki yukarı yönlü sürpriz ve yaklaşan ABD başkanlık seçimlerindeki riskler nedeniyle gelişmekte olan ülke tahvillerindeki olumlu beklentilerinden geri adım attı. Banka, yerel para birimi cinsinden tahvillerde nötr bir duruşa geçtiğini duyurdu.
JPMorgan stratejistleri Jonny Goulden ve Saad Siddiqui, ABD seçimlerinin sonuçlarının ve Fed’in faiz indirimleri konusundaki belirsizliklerin gelişen piyasalar üzerindeki riskleri artırabileceğini söyledi. Bu nedenle, gelişen piyasa varlıklarında daha temkinli bir yaklaşım benimsediklerini ifade ettiler.
Goldman Sachs ABD’de resesyon ihtimalini düşürdü
Goldman Sachs ekonomistleri ise ABD’de gelecek yıl bir resesyon yaşanma ihtimalini %15’e düşürdü. İş gücü piyasasındaki dayanıklılık ve Eylül ayında açıklanan güçlü istihdam raporunun, resesyon beklentilerini azalttığı üzerinde duruldu.
Goldman Sachs, bu yılın başında resesyon ihtimalini %25’e kadar çıkarmıştı. Ancak son gelişmeler ışığında bu tahminini %15’e çeken banka, ABD ekonomisinin güçlü performansını sürdürmesinin muhtemel olduğunu vurguluyor.
ECB’den faiz indirimi sinyali güçleniyor
Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyelerinden Fransa Merkez Bankası Başkanı François Villeroy de Galhau, düşük enflasyon riskleri nedeniyle ECB’nin 17 Ekim’de faiz indirimine gitmesinin muhtemel olduğunu söyledi.
Zayıf ekonomik büyümenin enflasyonu hedefin altında tutabileceğini belirten Villeroy, ECB’nin gelecek yıl boyunca faiz oranlarını kademeli olarak düşürebileceğini öngördü. Fransa Merkez Bankası Başkanı, ECB’nin 2025 yılına kadar büyümeyi ne yavaşlatan ne de canlandıran “nötr” faiz oranına geri dönmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca enflasyona karşı kazanılan zaferin yakın olduğunu, ancak bu durumun rehavete kapılmayı gerektirmediğini vurguladı.