Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 2015-2023 yılları arasında 7 bin 97 kentsel dönüşüm davası açıldığını belirterek, “Bu davalar kentsel dönüşümü yavaşlattı. Maalesef 2012’de çıkan yasa nedeniyle gerekli adımlar atılamadı.” söz konusu.
Bozdağ, Diyarbakır Afet Koordinasyon Merkezi’nden CNN Türk’ün canlı yayınında Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
“Depremlerde hasar gören binaların yapımında görev alanların meslekten çıkarılmalarına ilişkin bir hüküm var mı?” Formda yer alan soru üzerine Bozdağ, ceza ve imar mevzuatının gözden geçirilmesinin büyük fayda sağlayacağını ifade etti.
Müteahhitlerin kamu ihalelerine katılmalarının yasaklanabileceğini, mühendis ve mimarlara emsal yaptırımlar uygulanabileceğine değinen Bozdağ, “Adalet Bakanlığı olarak bu konuda çalışma yaptığımızı tabi ki elimizden geleni yaptığımızı belirtmek isterim. Bunlarla ilgili daha etkin ve daha caydırıcı çalışmalar yapılmalıdır.” dedi.
Bozdağ, depremlerde yıkılan binalarla ilgili ‘zaman aşımı’ konusunun çok tartışıldığını ve Yargıtay 12’nci Ceza Dairesi’nin bu konuda içtihat oluşturduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
“Fiil sonucunun ortaya çıktığı andan itibaren zamanaşımı işlemeye başlar. Dolayısıyla binaların eski olması zamanaşımından yararlanacakları anlamına gelmemektedir, çünkü Yargıtayımızın şunu belirtmek isterim ki; Yargıtay burada deprem tarihi olan 6 Şubat itibariyle zamanaşımı işlemeye başladığı içtihadını oluşturmuştur.”
“Herkes hak ettiği cezayı almalı”
Bozdağ, ceza alan kişilerin işlerine devam edip edemeyeceklerinin sorulması üzerine, herkesin hak ettiği cezayı alacağını ve alması gerektiğini söyledi.
Bu cezaların ve caydırıcılık konusunun yeniden ele alınacağını ifade eden Bozdağ, “Çünkü ihmalkar baktığımız zaman bu olaylar bize bir kez daha gösterdi ki cezalar gerçekten caydırıcılık açısından yeterince caydırıcılığa sahip değil. O maddeleri yeniden gözden geçirmeye ve bu cezaları yeniden düzenlemeye hazırlık.” ifadelerini kullandı.
Adıyaman’da depremde yıkılan İsias Otel’le ilgili soruşturmada gizlilik kararı verilip verilmediği sorusuna Bozdağ, “İnceledik, orada bir gizlilik kararı olmadığını biliyorum. Kamuoyuna yansıdı ama gizlilik kararı olmadığını söylediler.” söz konusu.
Kentsel dönüşümü engelleyen bazı yargı kararları
Bozdağ, bazı yargı kararlarının kentsel dönüşümü engellediğini ve bunun önüne geçilmesi konusunda Türkiye’de kentsel dönüşümün önemli konulardan biri olduğunu ve bu konunun bugüne kadar çok tartışıldığını söyledi.
Türkiye’de bugüne kadar kentsel dönüşümle ilgili binlerce dava açıldığını belirten Bozdağ, şöyle devam etti:
“Sadece 2015 ortası ve 2023’te açılan dava sayısına baktığımızda bu sayı bile oldukça yüksek. 2015 ile 2023 ortası arasında 7 bin 97 kentsel dönüşüm davası var. Bunlara İstanbul, Ankara ve Kocaeli’ni de ekledim. 5 bin 713 bunların bir tanesi deprem bölgesi ile bir arada, bu arada Ankara ve İstanbul dahil davalar.Örneğin sadece İstanbul’da 5.120, Ankara’da 250, Kocaeli’de 25, Malatya’da 14, Adana’da 245, kısacası Türkiye’nin her yerinde kentsel dönüşümden dolayı açılan davalar var bu davalar kentsel dönüşümü yavaşlattı maalesef 2012 yılında çıkan kanundan dolayı gerekli adımlar atılamayınca gecikti.Ben bu davaları açtırdım. Bakın belediyelerin, STK’ların, şahısların açtığı davalar var ama ne yazık ki kentsel dönüşüm davaları milletimizindir ve devletimize büyük bedeller ödetmiştir.”
Bozdağ, herkesin kentsel dönüşümle ilgili davaları bir kez daha düşünmesinde fayda olacağını vurguladı.
Bu vakalarla ilgili neler yapılabileceği konusunda da çalışmalarımız var” dedi. Bozdağ, şunları söyledi:
“Anayasa’ya aykırı olmamak kaydıyla, kanunlar çerçevesinde ve Anayasa’ya uygun olarak neler yapabileceğimiz üzerinde durmakta fayda var.” “Hem milletimize hem de devletimize haksızlık. Kentsel dönüşüm hem milletimizin hem de devletimizin menfaatine olan büyük bir proje.”
“Kimin nerede, nasıl oy kullanacağı seçim kanunlarımızda yazıyor”
Deprem bölgesinden ve il dışından tahliye edilen depremzedelerin seçimde nasıl oy kullanacaklarının sorulması üzerine Bozdağ, şu ana kadar seçimle ilgili bir değerlendirme yapmadıklarını, deprem sonrası çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Seçim sürecinin kanunda açıkça yazıldığını, yoruma açık olmadığını vurgulayan Bozdağ, şu ifadeleri kullandı:
“Seçim yapıldığında kimin nerede, nasıl oy kullanacağı seçim kanunlarımızda yazıyor. Bunu konuşanların hepsi biliyor. Dolayısıyla burada farklı bir değerlendirme yapmaya gerek yok. Her şey açık ve ortada. , böyle bir zamanda daha fazla değerlendirme yapmak için gerçek bir nokta.
Herkes yaşadığı yerde oyunu kullanacak. Oyunu başka bir yerde yaşadığı her yerde kullanıyor. Seçim listeleri yayınlanıp askıya alındığında itiraz varsa itiraz edecekler, adres değişikliklerini işleme koyacak ve buna göre oy kullanacaklar, dolayısıyla onlar için yeni bir düzenlemeye gerek yok.”
Bakan Bozdağ, “Deprem bölgesinde sandıklar konteyner ve çadırlarda mı kurulacak?” “YSK karar verir. YSK kurmak isterse araştırır.” o cevapladı.
(Bitti)
